Terör Çocukları



Ülke içindeki tarihsel olaylara ve insanların belli dönemlere göre sınıflandırılmasına alışığız.
Atatürk’ün yaptığı devrimler sonrasında 1950’li yıllarda Adnan Menderes ve arkadaşlarının karşı devrim hamlelerini gördü bu ülke. Adnan Menderes ve iki milletvekilinin asılması ve darbeyle sonuçlanan bir süreç izledi bu karşı devrim hareketini. Bu sarsıntıyı yeni yeni atlatmaya çalışırken dünyadaki devrimci akımların etkisiyle ve dünyada yaşanan 68 Kuşağının Türkiye’ye etkileriyle sağ-sol olayları başladı ve bu sürecin sonunda da Denizlerin asılmasına tanık olduk. Tam bu travmayı atlatıyoruz derken ortaya Kenan Evren ve arkadaşları çıktı ve ülkeyi daha da büyük bir kaosa sürükleyen 80 darbesini gerçekleştirdi. Hâlâ etkisini yaşadığımız bu olayı terör eylemlerinin başlaması takip etti.
Hani her dönemi bir şekilde sınıflandırıyoruz ya biz de, 1980’li yıllarda doğan çocuklar da terör kuşağı olarak yetiştik. Çocukluğumuz ve ilk gençlik yıllarımız ülkenin terörle mücadelesi nedeniyle sürekli korku dolu günlerle geçti. Tam bu terör sorunu da bitecek derken Tayyip Erdoğan ve arkadaşları ortaya çıktı ve ne olduğu bile bilinmeyen bir açılım söylemiyle ülkenin yeniden çalkalanmasına sebep oldular. 90’lı yılların çocukları terör çocuklarıyken, 2000’li yılların çocuklarını da terör nesli olarak yetiştirmeye kararlı bir sürecin içine soktular ülkeyi.
Biz ne zaman travmalardan uzak bir nesil yetiştireceğiz? Ne zaman ülkenin bu tür suni gündemlerden arındırıldığını göreceğiz?
1950’li yıllardaki karşı devrimcilerin yaptığı yanlışları, 1960’lı yıllardaki sağ-sol olaylarıyla binlerce genç insanın katledilmesini, 1970’li yıllardaki gencecik insanların asılmasını, 1980’li yıllardaki darbeyi ve 1990’lı yıllardaki terör olaylarını nasıl unutacağız? Nasıl bu ülkenin refaha ulaştığını göreceğiz?

/ sekizeylülikibindokuz salı
afyonkarahisar /

Tuna BAŞAR

Yorum Gönder

0 Yorumlar